Koruyucu Diş Hekimliği
Koruyucu Diş Hekimliği

Koruyucu Diş Hekimliği

Koruyucu diş hekimliği ağızda ilk dişin sürmesiyle başlayıp yaşam sonuna kadar süren bir kontrol/tedavi kavramıdır. Erkenden alınacak önlemler ve koruyucu amaçlı küçük müdahaleler, çocukların ileri yaşlarda sorunsuz gülümsemelerini sağlar. Bu açıdan Koruyucu Diş Hekimliği son derece önem taşır.

Hayatın her evresinde daima sağlıklı ve beyaz dişlere sahip olmak için tüm doğru korunma yöntemleri bilinmeli ve gerektiği şekilde uygulanmalı, gerekli tedaviler yaptırılmalı ve sık sık yapılacak olan kontroller aksatılmamalıdır.

Çocuklukta Koruyucu Hekimlik

Mevcut dişleri çürük oluşmadan korumak, çocuğun daha iyi beslenmesini, açık ve net konuşmasını ve sonuçta genel sağlığını olumlu etkileyerek daha mutlu bir çocuk olmasını sağlar.

Aile ve hekim, işbirliği içinde fırçalama, diş ipi kullanma, beslenme alışkanlıklarını düzenleme, florür kullanma ve rutin kontrolleri aksatmadan yerine getirmeyi başarabilirlerse çocuğa ömür boyu sürecek iyi alışkanlıklar kazandırmış olurlar.



Yaşlılıkta Koruyucu Hekimlik

Genellikle 60 yaş üstü bireyler, diş hekimliği konusunda daha öncelere dayanan bazı kalıplaşmış bilgilere sahip oldukları için “ileri yaş koruyucu diş hekimliği” kavramını bilmemektedirler.

Ç.A.T. Çürük Aktivite Testleri

Alınan tükrük örneğininlaboratuar ortamında incelenmesi sonucu çocuğun çürüğe yatkınlığı tespit edilir. Elde edilen sonuçlara göre uygun korucu program başlanır. Diş çürüğü tehlikesinin değerlendirilmesi tedavi planlaması, dolgu materyalinin seçimi ve hastanın yeniden çağırılma zamanını belirlemede yol göstericidir.

Fluor Uygulamaları

Fluorid diş çürüklerini önlemede veya yeni oluşmakta olan diş çürüklerini durdurmada en etkili ve basit yöntemdir. Uzun yıllar boyunca batılı ülkelerde sistemik(fluor tabletleri) olarak fluor uygulanmış bu sayede dişlerin yapısı fluor ile güçlendirilerek çürüklere karşı daha dayanıklı olmaları sağlanmıştır.

Ancak günümüzde fluorun dişlere direk uygulanmasının daha etkili olduğu anlaşılmıştır. Yapılan çalışmalar Fluorid’in dişler ağızda sürdükten sonra direkt dişler üzerine Fluor uygulanmasının çürükten korunmada en etkili yöntem olduğu ispatlamıştır. Fluor tabletleri 3 yaş ve altı çocuklarda yüksek çürük risk grubundakilere pedodontist takibiyle verilmelidir. Pedodontistler tarafından uygulanan fluor çeşitli şekillerde(jel, solusyon.vernik) belirli periodlarla dişler sürdükten hemen sonra uygulanmaya başlanmalıdr ve en az dört yıl süreyle uygulanmalıdır.

Fissür örtücüler

Fissür örtücüler günümüzde koruyucu diş hekimliğinde en çok en çok uygulanan yöntemdir. Çocuklarımızın dişleri özellikle erken çocukluk döneminde süren daimi azı dişleri çiğneyici yüzeylerden çürümeye başlar. Azı dişlerinin çiğneyici yüzeylerinde bulunan derin girinti ve çıkıntılar yemek artıklarının sıkışarak çürük oluşturması için çok müsaitlerdir temizlikleri çok güçtür. Fissür sealentlar akışkan kıvamları sayesinde bu girintileri doldurarak buralara yemek artıklarının sıkışmasını engellemektedirler.

Fissür örtücülerin en uygun uygulama zamanı diş sürdüğü ilk aylardır. Bu uygulama sadece daimi dişlere değil uzun yıllar ağızda kalan süt dişlerede uygulanabilir.

Fissür örtücünün uygulaması tamamen acısızdır. Dişlere özel aplikatörlerle uygulanır. Yapılan çalışmalar fissür örtücülerin %85-90 oranında dişleri çürüklerden koruduğunu bildirmiştir.

Yer Tutucular

Yer tutucular; herhangi bir sebepten dolayı erken kaybedilmiş süt dişlerinin yerlerini korumak için yapılan hareketli veya sabit apareylerdir. Süt dişleri daimi dişler süren kadar doğal yer tutucu olarak görev yapmaktadırlar.

Eğer süt dişleri herhangi bir sebepten dolayı erken kaybedilir ise; 6 hafta içersinde diğer dişler bu boşluğa doğru kayarak çekilmiş süt dişinin yerini kapatırlar. Bu durum altta sürecek olan daimi dişin ideal yerinden sürmesine engel olacaktır. Eğer daimi diş, sürmesi gereken yerden süremez ise dişlerde çapraşıklığa ve bu da erken yaşlarda ortodontik problemlerle karşılaşılmasına sebep olabilir.Yer tutucular metal veya plastikten yapılan kişiye özel apareylerdir. Erken kaybedilmiş süt dişi sayısı veya lokalizasyonuna göre sabit veya hareketli olarak yapılabilmektedir.